BİYESAM BAŞKANI ŞADİ ÖZDEMİR: “AKIL TERİNİN DE ALIN TERİ GİBİ KORUNMASI GEREKİR”
Yazılım ve bilişim eserlerinin de bir değer olduğunu ve bu konuda toplumun bilinçlendirilmesi gerektiğini belirten BİYESAM Başkanı Şadi Özdemir, “Yazılım korsanlığının hırsızlıktan bir farkı yoktur. Alın teri ne kadar değerliyse, akıl teri de aynı şekilde değerlidir ve korunması gerekir” diye konuştu.
Dünya Fikri Mülkiyet Günü nedeniyle bir basın açıklaması yapan Bilişim ve Yazılım Eser Sahipleri Meslek Birliği (BİYESAM) Başkanı Şadi Özdemir, bilişimin ulusal kalkınmanın en önemli stratejik unsurlarından biri olduğuna dikkat çekti. Bilişim sektörünün kalkınmaya anlamlı bir biçimde katkıda bulunabilmesi için ulusal bilişim politikalarının ve buna bağlı yasal düzenlemelerin oluşturulması gerektiğini belirten Özdemir, bu noktada özellikle bilişim sektöründe fikri hakların korunması ve kullanılmasına yönelik atılması gereken adımlara vurgu yaptı. BİYESAM olarak korsan yazılımla mücadelede öncelikli hedeflerinin toplumun bilinçlendirilmesi olduğunu kaydeden Özdemir, şöyle devam etti:
“Ülkemizde telif hakları, 5846 sayılı “Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu” ile korumaya alınmış ve 1951 yılında yürürlüğe girmiştir. Bu kanun, ilim ve edebiyat eserlerini (bilgisayar programları dahil), musiki eserleri, güzel sanat eserleri ve sinema eserlerini konu almaktadır. Bu anlamda Avrupa ülkelerinin çoğuna göre daha iyi ve kapsamlı bir telif hakkı kanunumuz var. Ama bilinç tarafının eksik olduğunu düşünüyoruz. Bu kültürü ve bilinci hep beraber oturtmamız lazımdır. Yazılım korsanlığının hırsızlıktan bir farkı yoktur. Alın teri ne kadar değerliyse, akıl teri de aynı şekilde değerlidir ve korunması gerekir. Telif hakları ihlallerinin başında gelen lisanssız ya da lisansa uymayan yazılım kullanım alışkanlığı, maalesef toplumumuzun geneline yerleşmiş durumda. Ayrıca, korsan yazılım diye tabir ettiğimiz telif hakkı ihlal edilmiş yazılımların kullanımı, suç olmasının yanı sıra kullanıcılar için büyük bir risk oluşturmaktadır. Siber tehditlerin arttığı günümüzde korsan yazılımlar aracılığıyla kullanıcıların bilgileri rahatça çalınabileceği gibi, sistemlerin ve bilgilerin yok olması gibi sonuçlar da yaşanabilmektedir. Lisanssız yazılım kullanımının ekonomiye etkileri de azımsanmayacak boyutlara ulaşmaktadır. Geçtiğimiz yıl korsan yazılım kullanımının ekonomiye 500 milyon doların üzerinde bir maliyeti olduğunu biliyoruz.
Bu çerçevede, Bilişim ve Yazılım Eser Sahipleri Meslek Birliği olarak, önümüzdeki dönemde; korsan yazılımla mücadele yönündeki çalışmalarımız yanında, doğrudan sektörümüzün uluslararası standartlarda gelişimine yönelik çalışmalarımızı da devam ettirmeyi amaçlamaktayız.
LİSANS BAŞINA BEŞ YILA KADAR HAPİS CEZASI
BİYESAM Başkanı Özdemir, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ile bilişim sektöründe telif haklarının korunmasına yönelik getirilen düzenlemelere de dikkat çekerken, “Bilgisayar programları yazılım hakkı sahibinin izni olmaksızın kopyalanamaz, bedelli ve bedelsiz dağıtılamaz, kiralanamaz, izinsiz bir başka ülkeden ithal edilemez. Yazılım korsanlığı yapan her kişi ve kuruluş aslında hırsızlık yapmış sayılır ve Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) gereğince cezalandırılır” dedi. Özdemir, yazılım telif haklarının ihlal edenlere yönelik yasal yaptırımların da oldukça caydırıcı olduğunu; çünkü, izinsiz kullanım durumunda; FSEK’te öngörülen cezanın, lisans başına bir yıldan beş yıla kadar hapis ve adli para cezası olduğunu belirtti.