Gelecek on yıl içinde birçok iÅŸ kolunda robot ve yapay zeka teknolojilerinin geliÅŸimine baÄŸlı olarak istihdam kaybı yaÅŸanacağı ön görülüyor. Ä°nsanların tek düze ve sürekli olarak tekrarladığı iÅŸlerin robotlara devredilecek olma fikri iÅŸçi sınıfının yeniden dizayn edilmesini de beraberinde getirecek. Nitelikli istihdam gücünü elinde tutanlar için panik yapacak bir durum görülmese de iÅŸ planını ucuz iÅŸ gücü üzerine kurgulayanlar için deÄŸiÅŸimin strese sebep olması kaçınılmaz…
Robotlar iÅŸ gücünü ele geçirip, insanları fakirleÅŸtirecek (mi)?
Karl Marx’ın ön görüsüne göre, kapitalist üretim tarzının önündeki en önemli engel, yine sermayenin kendisidir. Sermaye tüketim toplumunu engellemez ise daha fazla üretim ihtiyacı kaçınılmazdır. Bu ön görünün uygulamalı örneÄŸini ise iÅŸçilerin kazanç yönünden kazanımlar elde etmeye baÅŸladığı Ä°kinci Dünya Savaşı sonrasında görebiliyoruz. Ücretleri iyileÅŸen iÅŸçiler daha çok harcamakta, tüketim daha çok üretimi tetiklemekteydi.
GeliÅŸen üretim teknolojileri ve sanayileÅŸme hamlesi ile üretim daha da artmasına karşın talep de aynı ölçüde arttı. Bu sistemdeki çıkmaz ise elde edilen toplam kârın, üretimin içinde bulunduÄŸu ulusal pazar ile sınırlı olmasıydı. Bu sıkıntı ise globalleÅŸen dünyada dış pazarlara açılma imkanları ile çözülmüÅŸ oldu.
Gelecek 10 yıl içinde öngörülen makinelerin üretime katılım oranının artması durumu da geçmiÅŸteki birçok sanayi devrimi gibi benzer ÅŸekilde yeni iÅŸ olanakları, iÅŸ kolları ve yeni pazarların ortaya çıkmasını saÄŸlayacak. Dünya tarihinde tekerrür eden bu geliÅŸim hamlesinin yeni versiyonu endüstri 4.0 kavramıyla karşımıza çıkıyor.
BeÅŸinci Sınıf Ülkeler
Buhar makinesinin icadı ile ulaşımda tren ve hatta ticarette kıtalar arası gemi taşımacılığının kullanılması ve makineler sayesinde artan üretim sonucunda ortaya çıkan arz fazlası kendine yeni pazarlar bulmayı baÅŸarabildi. Ancak yaÅŸanan bu süreçler sonunda belirli ürünlerin üretiminde söz sahibi olan ülkeler deÄŸiÅŸti. Kendini bu deÄŸiÅŸime uyduramayanlar üçüncü dünya ülkesi olarak tanımlandı. Ä°ÅŸte tam bu noktada korkulması gerekenin iÅŸsiz kalmak deÄŸil geri kalmak olduÄŸu anlaşıldı.
Problem, emekçinin yiyeceÄŸi bir somun ekmeÄŸi bulamaması deÄŸil, hayat standartları düÅŸük dördüncü, beÅŸinci sınıf bir ülkede bir somun ekmek karşılığı çalışması oldu.
BahsettiÄŸim, üretimde robot ve yapay zeka teknolojilerinin mevcut üretim ÅŸeklinin yerini alması süreci sonunda kimse açlıktan ölmeyecek ama hep ÅŸikâyet edilen dünyadan teknoloji olarak geri kalmış, fasoncu bir ülkede yaşıyor olmanın verdiÄŸi rahatsızlık nesillerin beynini kemirecek. Huzursuz bir toplumda yaÅŸamanın bedelini ise sadece emekçi deÄŸil, sanayici, mühendis, elit kısım da ödeyecek!
Sonuç
Robotların insanları yönetmesi için onları programlayacak, üretecek baÅŸka insanlara ihtiyaç duyuyor olması (ÅŸimdilik) yeni iÅŸ kollarının oluÅŸmasını saÄŸlayacak. Mekanik, elektronik, programlama, yapay zeka tasarım mühendisliÄŸi gibi yeni meslekler ortaya çıkacak, var olan endüstri 4.0 uyumlu mesleklerin ise yıldızı daha da parlayacak. Ülkeler ise vatandaÅŸlarını kontrol altında tutabilmek için un, ÅŸeker ve yaÄŸdan daha fazlasını halkına vermek zorunda kalacak.
Gelecekte olacaklar için kahve falı bakmaya gerek var mı? Tek yapmamız gereken dünya tarihinde sanayi devrimleri ile ilgili biraz arama motoru karıştırmak.
Geliyor gelmekte olan gelecek, sen de bugün endüstri 4.0’ı önemse ve keÅŸfet…